Türk Kültüründe Mevlid Geleneği
Türk Kültüründe Mevlid Geleneği
Toplumun mutabakatıyla belirlenen ve hayat tarzını belirleyen, kendine özgü esas ve uygulamalar olan gelenek, toplumsal kimliğin de belirleyicisi olan inanç, ifade ve uygulamalardır. Toplumsal yapının ahenkli bütün oluşturması için kabul edilip uyulan ve uygulanan gelenekler, yaptırım gücü olmaları dolayısıyla toplumsal kimliğin sürekliliğini de sağlarlar. Çeşitli biçimlerde görülen geleneksel inanma, uygulama ve ifadeler, daha çok dil ve özellikle dilin estetik formu olan edebiyat yoluyla aktarıldığı zaman kalıcılığını sağlar ve toplumun çekim merkezi olur. Toplumun ortak zihniyetini üzerinde toplayan örnek bilge tipin ortaya koyduğu ve toplum tarafından kabul gören unsurlar, toplumsal bellekte saklanır ve nesiller arası aktarılır. Toplumsal kimliği oluşturan ve kültürel dinamiklerden olan gelenekler, güçlü oldukları zamanlarda sadece kendi toplumlarında aktarılmakla kalmaz, komşu kültürlere de aktarılır. Yaygın olarak “Mevlid” adıyla bilinen Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı eseri, Türk kültüründe “Mevlid Geleneği”ni başlatmış, sadece Türk kültüründe değil, komşu kültürlerde de geleneğin yaşamasını sağlamıştır. Bu itibarla Vesîletü’n-Necât, “Mevlid Geleneği”nde kurucu edebî metin, Süleyman Çelebi de geleneğin kurucusu şahsiyet olarak Türk kültür tarihinde yerlerini almışlardır.