TÜBA’dan Kaynakları Koruma Çağrısı
TÜBA gıda ve su israfına karşı bilimsel farkındalığı artırmak, bu konuda araştırmaları teşvik etmek ve çözüm önerileri sunmak üzere TÜBA-Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. Kazim Şahin ile Prof. Dr. İrfan Erol editörlüğünde hazırlanan “Gıda, Su kaybı ve İsrafı” adlı eseri kamuoyuyla paylaştı.
TÜBA- Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu tarafından aynı isimde İstanbul’da düzenlenen sempozyumda son yıllarda hızla artan nüfus, düzensiz kentleşme, kontrolsüz sanayileşme ve iklim değişikliğinin küresel dinamikler, dünyada yaşanan büyük değişim ve sonuçları tartışılmıştı. Alanın uzmanları, akademisyenler ve araştırmacıların katıldığı sempozyumdaki çalışmalar TÜBA tarafından eser haline dönüştürüldü. Eserle gıda ve su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi konusunda yol haritası ortaya konuldu. Gıda ve su israfının boyutlarını ortaya koyan eser, israfın azaltılması için yenilikçi ve sürdürülebilir stratejiler geliştirilmesi, toplumun tüm kesimlerinde farkındalık yaratılması ve bireyden topluma, yerelden küresele her paydaşın sorumluluğunu yerine getirmesi için bir rehber niteliği taşıyor.
Dünyada üretilen gıdanın yaklaşık üçte biri israf ediliyor.
Akademi’nin Türkiye’nin bilimsel bilgi birikimine katkıda bulunma yanında küresel sorunlara çözümler sunan çalışmalara öncülük etme misyonunu yerine getirdiğinin altını çizen TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, yaşanan küresel değişimin en önemli sonuçlarından birinin, gıda ve su kaynaklarının verimli ve sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi konusunda karşılaşılan zorluklar olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Şeker: “Gıda ve su kaynaklarının daha verimli kullanıldığı, israfın minimuma indirildiği bir gelecek inşa etmek için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Bugün geldiğimiz noktada dünya genelinde gıda ve su kaynaklarına erişim ve bu kaynakların dağılımı önemli bir sorun. Sadece ülkelerin ekonomik ve sosyal politikalarının değil, aynı zamanda küresel sürdürülebilirlik hedeflerinin de üzerinde tartışılmasına ihtiyaç var. Kaynakların sınırlı olmasından ziyade dağıtımın adaletli olmaması küresel düzeyde sorunları derinleştiriyor. Ne yazık ki, dünyada üretilen gıdanın yaklaşık üçte biri israf edilmekte ya da kaybolmaktadır. Aynı şekilde, su kaynakları üzerindeki aşırı baskı ve dengesiz kullanım, bu hayati doğal kaynağın gelecekte ciddi bir krize dönüşebileceğini gösteriyor. Küresel ölçekte ekolojik, ekonomik ve sosyal sorunlara neden oluyor. Temiz suya erişimi olmayan milyonlar düşünüldüğünde insanoğlu için bu israfın önlenmesi gelecek nesillere karşı sorumluluk açısından da bir mecburiyet.” dedi. Eserin akademik dünyada, kamu politikalarında ve toplumsal farkındalık alanında önemli bir boşluğu dolduracağını belirten Şeker, eserin gıda ve su israfıyla mücadelede topluma ve bilim dünyasına önemli katkılar sağlayacağına olan inancının tam olduğunu söyledi.
İsrafı önlemek için bireysel, toplumsal ve kurumsal stratejiler
TÜBA Asli Üyesi Prof. Dr. Kazim Şahin ise gıda ve su kaybı ile israfını önleme eyleminin bireysel, toplumsal ve kurumsal düzeylerde çeşitli stratejiler içerdiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Uysal “Bireysel düzeyde, ihtiyaçlar doğrultusunda alışveriş yaparak gereksiz gıda alımının önüne geçmek, gıdaların doğru şekilde saklanmasıyla bozulmalarını ve israfını önlemek, artan yemekleri yaratıcı tariflerle değerlendirmek veya dondurarak daha sonra kullanmak, ayrıca diş fırçalarken, bulaşık yıkarken veya banyo yaparken suyu kapatarak su tüketimini azaltmak önemlidir. Gıda ve su israfının zararları konusunda toplumu bilinçlendiren kampanyalar düzenlemek, okullarda ve toplum merkezlerinde bu konularda eğitim programları oluşturmak, ihtiyaç sahiplerine destek olmak amacıyla gıda bankalarının kurulmasını teşvik etmek gereklidir. Kurumsal ve politik düzeyde, gıda israfını önlemeye yönelik yasaların çıkarılması ve uygulanması, akıllı tarım uygulamaları ve su tasarrufu sağlayan sulama tekniklerinin kullanılması, tedarik zincirinde meydana gelen kayıpları azaltmak için lojistik süreçlerin iyileştirilmesi ve gıdaların taşınma ve depolanma koşullarının optimize edilmesi gerekmektedir. Teknolojik ve yenilikçi çözümler olarak, dronlar, sensörler ve yapay zekâ destekli sistemler kullanarak tarımda verimliliği artırmak ve su kullanımını optimize etmek, gıda atıklarının biyogaz üretimi veya organik gübre yapımı gibi yöntemlerle geri dönüştürülmesi, gıdaların daha uzun sure taze kalmasını sağlayan yenilikçi ambalajlama çözümlerinin geliştirilmesi ve kullanılması teşvik edilmeli.” dedi. Prof. Dr. Uysal işletmelerin gıda ve su israfını izleme, raporlama ve azaltma hedefleri belirlemeleri gerektiğini, tedarik zincirindeki tüm paydaşların iş birliği yaparak israfı önleme konusunda ortak projeler geliştirmelerine ihtiyaç olduğunu söyledi.