Millî Mücadele’nin Yerel Tarihi 1918-1923 (Cilt 4): Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Kilis, Gaziantep, Hatay, Mersin, Osmaniye, Adana

Çukurova ve Çevresinin Coğrafî-Stratejik Önemi ve Bölgenin İşgal Edilmesinin Sebepleri

Toroslar ve Akdeniz Bölgesi’nin orta kesiminde yer alan Çukurova, Adana ve havalisini ifade eden coğrafi bir terimdir. Adana’nın kuzeyinde Kayseri, doğusunda Kahramanmaraş ve Gaziantep, batısında Niğde ve İçel, güneydoğusunda Hatay illeri bulunur. Adana ve havalisi sahillere, Mersin ve İskenderun gibi önemli limanlara, iç mahalleri de geniş ve bereketli ovalara sahiptir. Bu verimli ovalarla Torosların bazı kısımlarından bu limanlara ve içeriye doğru yollar bulunmaktadır. Bölgenin Suriye ve Mısır’a yakınlığı, pamuk, narenciye gibi endüstriyel ürünlerin yetiştirilmesi gibi sebepler İngiltere ve Fransa’nın buralarla ilgilenip rekabete girmesine sebep olmuştur. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Çukurova ve çevresi önce İngiltere daha sonra Fransa tarafından işgal edilmiştir. Daha önce memleketlerinden başka bölgelere gönderilen Ermeniler için geri dönüş kararnamesi çıkarılmıştır. Bu sırada “Doğu Ermeni Lejyonu”na giren bazı Ermeniler Fransız üniforması giyerek memleketlerini işgale gelmiştir. Fransızlar kendi işgal sahalarında Ermenilerin çoğunluk oluşturabilmesi için memleketi neresi olursa olsun Ermenilerin Adana, Antep, Maraş ve Urfa’da tutulmalarını kararlaştırdı. Bu karar İngiliz General Allenby tarafından da desteklenmekteydi. İngiltere bu suretle Çukurova’daki Ermenilerin koruyuculuğunu üstlenip sempatilerini kazanacaktı. Ancak binlerce kişinin aynı anda sevk ve iskân edilmesi işgal ordularını zorlayacaktır. İtilaf devletleriyle imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması gereği Kuzey Suriye, Çukurova ve çevresindeki Türk birlikleri dağıtılacak ve Türk ordusu Ulukışla’ya çekilecekti. Bunun bölgedeki Türk halkını tamamen savunmasız bırakacağını gören Mustafa Kemal Paşa direniş için hazırlık yapılmasını Türk önderlere tavsiye etmiştir.

Atıf vermek için tıklayın.

Not: Crossref'te bulunan "Actions" sekmesi üzerinden atıf metnine ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr.Nejla Günay
DOI: 10.53478/TUBA.978-625-8352-66-5.ch01