Türkiye'nin İlk Uluslararası Biyotıp ve Genom Merkezi Açıldı

Türkiye'nin İlk Uluslararası Biyotıp ve Genom Merkezi Açıldı

Türkiye'nin ilk Uluslararası İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi’nin (iBG- İzmir) resmi açılışı, Merkez’in kurucusu olan TÜBA Asli Üyesi Prof. Dr. Mehmet Öztürk’ün konuşmasıyla 10 Eylül 2015 tarihinde gerçekleştirildi. Törene; Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanı Fikri Işık, TÜBA Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev, TÜBA Konsey Üyesi ve Türkiye Sağlık Enstitüleri Birliği (TÜSEB) Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Keleştimur, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün ve 2001 Nobel Tıp Ödülü sahibi Prof. Dr. Tim Hunt’ın yanında Türkiye’den ve dünyadan birçok bilim insanı katıldı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Özgören’in ilk konuşmayı yaptığı uluslararası açılış töreni, Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı sanatçılarının iki eser seslendirmesiyle başladı. TÜBA Başkan Yardımcısı Prof. Ahmet Nuri Yurdusev açılışta yaptığı konuşmasına, bu tür bir Merkez’in kurulmasından, özellikle TÜBA’nın Asli Üyesi Prof. Dr. Mehmet Öztürk’ün öncülüğünde gerçekleştirilmesinden ve bünyesinde TÜBA-GEBİP ödül sahiplerinin de bulunmasından, duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladı. Prof. Yurdusev bütün bilim alanlarını temsil eden TÜBA’nın ‘Yaşam ve Sağlık Bilimleri’ne her zaman önem verdiğini ve bu alanda Akademi’nin bünyesinde yer alan çalışma gruplarının da faaliyetlerine devam ettiğini vurguladı ve ayrıca iBG-İzmir’in ‘Yaşam ve Sağlık Bilimleri’ne ciddi katkıda bulunacağından emin olduğunu söyledi. Bilimin lokal, ulusal ve evrensel boyutlarının olduğuna işaret eden Yurdusev, iBG-İzmir’in sadece İzmir çevresini değil Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerini de hedeflemesinin anlamlı olduğunu ve bunun İzmir’in tarihteki misyonuyla da uyumlu olduğunu kaydetti.

Uluslararası İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Öztürk ise konuşmasında; “Türkiye’nin her yıl 15 milyar dolar mekanik ilaç harcaması var, biyoteknolojik ilaçlar her yıl yüzde 20 artarak piyasaya giriyor. Artık Türkiye’nin bu ilaçlarda dışa bağımlı olmaması gerekiyor. Merkezimizde bu ilaçları üretmek için çalışacağız. Merkezimiz ayrıca kök hücre tedavisi, Akdeniz anemisi ve talasemi gibi hastalıklar için hayati önem taşıyor. Kan ve deri hücrelerinden kök hücre üretip, karaciğer nakli yapıp, gen bozukluklarını düzeltebilecek hale getirmeyi hedefliyoruz. Bunu el ele inşa etmemiz lazım. Sizlerden Ankara'dan, yerel yönetimlerden, işadamlarından, hayırseverlerden tek bir beklentimiz var. Bize maddi ve manevi katkıya devam edin. Bunlar, hasta yakınlarınıza umut olarak dönecektir, bize güvenin” dedi.

İzmir'e 150 milyon TL'lik bir yatırım kazandırıldığını vurgulayan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık “Bu çok amaçlı tesisinin değeri rakamlardan çok öte bir anlam taşıyor. Hastalıkların tanı ve tedavilerinde önemli çalışmalar yapılacak. Bu merkezin en büyük amaçlarından biri de, 2023 yılında Doğu Akdeniz'de en büyük merkez olmak. Her geçen yıl çıtasını yükselteceğine inanıyorum. İthal ilaçları geliştirme imkanını elde edeceğiz. Bu tür tesisler çok önemli, her türlü desteği vermeye hazırız. Türkiye'nin yeni bir atılımı yapması, ancak bilim ve teknoloji alanındaki sıçramalarla olacaktır. Türkiye yükte hafif pahada ağır ürünler üretmek zorunda. 4.7 milyar dolarlık ilacı ithal eden Türkiye, her bir kilogram biyoteknolojik ilaca ortalama bir milyon dolar ödedi. Gramı bin dolar. Altının gramı kaç lira bir hesap edin. Yerli üretiminin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye biyoteknoloji eylem planı hazırladık. Enstitü araştırma merkezleri açılıyor ama malzeme temin etmede zorlanıyoruz. Araştırma altyapıları kanunu çıkardık. Destek vermeye başlayacağız. Sizler çalışmaları yapın, millet yetki verirse sizlere destek olmaya devam edeceğiz. Tek isteğimiz bilimsel çalışmalara odaklanmanız.” dedi.

27 araştırmacı ekibin ve 7 inovasyon ile 13 direkt hizmet ekibinin; kanserden ilaç üretimine, anne karnındaki bebeğin kalıtsal rahatsızlıklarının giderilmesinden, yıpranan dokuların yenilenmesine kadar pek çok konuda araştırma yapacağı ve temeli 2006 yılında atılan iBG- İzmir; dünyadaki sayılı tesislerden biri ve aynı zamanda Türkiye'de bu alandaki ilk ve tek merkez.

Açılış programı; TÜBA’nın standının da yer aldığı ‘Yaşam Bilimleri Şenliği, Teknoloji Oturumu, Biyoteknolojide Yenilikler Oturumu, Nobel Oturumu, Uluslararası Bilimsel Açılış Oturumu ve moderatörleri arasında TÜBA Asli Üyesi Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’in de yer aldığı ‘Yaşam için İnovasyon Forumu’ şeklinde düzenlendi. Günün sonunda ise ‘Yaşam Bilimleri Proje Ödül Töreni ve Kokteyli’ gerçekleştirildi. Bilim Şenliği ve oturumlar süresince alanlarında dünyaca ünlü bilim insanları konuşmalar yaptı. iBG- İzmir’de, kanser ile obezite başta olmak üzere bulaşıcı, nörolojik ve dejaneratif gibi küresel sağlık sorunlarının önlenmesi, teşhisi, tedavisine yönelik yenilikçi teknolojiler, araçlar, hizmetler geliştirileceği açıklandı.