“TÜBA-Gıda Güvenliği Sempozyumu: Organik Ürünler ve Sağlık” İnönü Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi

“TÜBA-Gıda Güvenliği Sempozyumu: Organik Ürünler ve Sağlık” İnönü Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi

TÜBA-Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu ve Kanser Çalışma Grubu’nun 12-14 Ekim tarihleri arasında ortaklaşa düzenlediği “Gıda Güvenliği Sempozyumu: Organik Ürünler ve Sağlık” konulu bilimsel toplantı, Malatya İnönü Üniversitesi ev sahipliğinde, Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar “Ar-Ge ve yenilikçilik performansımızı geliştirdiğimiz ölçüde ulusal hedeflerimize ulaşabiliriz.”
TÜBA-Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu’nun sempozyumun oluşturulmasında aktif olarak görev aldığını dile getiren Prof. Acar “TÜBA olarak önemli, öncelikli ve güncel konulara dair politika ve stratejiler düzeyinde öneriler üretmek üzere çeşitli faaliyetler gerçekleştiriyoruz ve bu faaliyetleri de rapor haline getirip ilgili paydaşlara ve kamu yönetimi temsilcileri ile karar vericilere aktarıyoruz.” dedi.
 
Prof. Acar şu şekilde devam etti “Bilimsel, ekonomik ve sosyal gelişme için öncelikle istikrar ve güvenlik fazlasıyla belirleyicidir. Bu anlamda ülkemizin, güvenliğine ve bütünlüğüne sahip çıkmanın ilk görevimiz olduğunu unutmamak gerekiyor. Şu anda maalesef emperyalist odaklar tarafından hedef alındığı gözlenen bölgemizin ve Türkiye’mizin ciddi saldırılarla karşı karşıya olduğunu görmek zorundayız. Bütün olumsuz çabalara karşın farklılıklarımızı zenginlik olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz, olabildiğince de asgari müştereklerimizi geliştirme temelinde birliğimizi korumayı ve desteklemeyi öngören bir yaklaşımla hareket etmek zorundayız. Hepimizin mutluluğu için ve gelecek kuşaklara olan sorumluluğumuz açısından da bu konunun önemli olduğunu düşünüyorum. Özellikle bilim insanları, aydın kesim ve üniversitelerin bu konudaki sorumluluğunun daha fazla olduğunu ifade etmek isterim. Milletimiz son zamanlarda vatan ve milletine sahip çıkma hususunda önemli bir başarı göstermiş, dünyaya örnek olmuştur. Bilimi ve teknolojiyi kullanan değil üreten bir ülke olmalıyız bunun için de üniversitelerimizdeki niteliği, kaliteyi ve yenilikçilik performansını artırmak hayati bir önem taşıyor. Bu açıdan eğitime ve bilime gerekli önemi hiç geciktirmeden vermek zorundayız. Ancak ar-ge ve yenilikçilik performansımızı geliştirdiğimiz ölçüde ulusal hedeflerimize ulaşabiliriz.”
 
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay “TÜBA’nın bundan sonra düzenleyeceği çalışmalarında da ev sahipliği yapmaktan onur duyacağız.”
TÜBA’nın bu sempozyuma ev sahipliği yapmaktan gurur duyduklarını ifade eden Prof. Kızılay, organik tarımın günümüzde yükselen bir değer olduğunu söyledi ve “Bilim insanlarımızdan çok kıymetli katkılar elde edeceğimize eminim. Kayısı Malatya’nın bir markasıdır. Dünyadaki kuru kayısı üretiminin çok önemli bir oranını karşılıyoruz. Bu sempozyumla “Malatyamızda üretilen kayısının ne kadarın organik tarım esasına göre üretiliyor?” Bizim elimizde bu soruya cevap verecek bir çalışma yok, bu sempozyumla hocalarımızın şehirdeki ilgili kuruluş ve birimlerle ortak bir şekilde araştırmaya ve buna yönelik çalışmalara başlamak uygun olur. Bu sempozyumdaki bildiriler, konuşmalar, bilimsel çalışmalarla ve saha çalışmalarıyla bu ve benzer sorularımıza cevap alacağız.” dedi ve TÜBA’nın bundan sonra düzenleyeceği çalışmalarında da ev sahipliği yapmaktan onur duyacaklarını dile getirerek konuşmasını sonlandırdı.
 
TÜBA Konsey Üyesi ve Kanser Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. Taner Demirer “Gıda güvenliği, kanser, kök hücre konularında ulusal ve uluslararası stratejiler geliştirmemiz gerekiyor.”
Gıda, beslenme ve kanser birbiriyle son derece ilişkili konular olduğunun altını çizen Prof. Demirer, bugün itibarıyla bakıldığında bütün dünyada kanserde risk oranının 100 olduğu düşünüldüğünde %32’lik bir oranın sigaradan kaynaklandığını söyledi ve “Sigara 20 farklı kanser türünden sorumlu. %35’lik kanser riski ise yanlış beslenme alışkanlıkları ve obeziteden kaynaklanıyor. Dolayısıyla, diyet, obezite ve kanser birbiriyle sıkı sıkıya ilişkili. Ülkemizde 14 milyon obezite hastası var ve toplumumuzun %35’i aşırı kilolu. Bu konuda neredeyse ABD ile yarışıyoruz. Türkiye’de 8 milyon diyabet hastası var ve diyabet olduklarının farkında değiller. Bunu özellikle söylüyorum çünkü diyabet de kanserde risk yaratan önemli bir hastalık. Önümüzdeki dönemlerde; kanserde yeni tedavi yöntemleri, gen ve kök hücre tedavileri, su kaynakları, yenilenebilir enerji kaynakları, gıda ve beslenme üzerinde durulması gereken başlıklar ve çözüm bulunması gereken sorunlardır. Bu konularda ulusal ve uluslararası stratejiler geliştirmemiz gerekiyor. Gıda Güvenliği Sempozyumu bu bağlamda çok önemli. Diğer toplantılarımızda olduğu gibi bu sempozyum sonunda da hazırlayacağımız raporu tüm kamu kurum ve kuruluşlarına ulaştıracağız. ” dedi.
 
TÜBA Asli Üyesi ve Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. Kazım Şahin “Sempozyum rapor haline getirilecek.”
Türkiye’de gıda güvenliği kavramı ile ilişkili olarak “organik ürün” tanımı hakkında detaylı bilgiler vermek suretiyle, toplumda yerleşmiş yanlış algıların önüne geçerek “organik ürün” tanımını gerçek anlamda insanların bilgisine sunmak olduğunu ifade eden Prof. Şahin sözlerini şu şekilde sürdürdü “Toplumda geleneksel (köy ürünleri), konvansiyonel, sürdürülebilir, iyi tarım uygulamaları ve organik tarım yetiştiriciliğinin farkları tam olarak bilinmemekte ve bundan dolayı da haksız kazançlar elde edilebilmektedir. Bilgi birikimi gerektiren organik tarım yöntemi, geleneksel yöntemlere kıyasla daha çok işgücüne dayalıdır. Asıl amacı ürün kalitesini arttırmaya çalışmak olan organik tarımsal üretimin kesin kuralları ve standartları mevcuttur ve üretimde kullanılacak girdiler sınırlıdır. Organik tarımda, insan sağlığı üzerinde zararlı olacak her türlü maddenin kullanılması yasaklanmaktadır.”
 
Bir ürünün organik olabilmesi için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kontrol ve sertifika kuruluşu tarafından gerekli kontrollerinin ve sertifikalandırılmasının yapılması gerektiğini dile getiren Prof. Şahin, son yıllarda iç piyasada sıkça kullanılan “doğal ürün, klasik ürün, köy ürünü, naturel ürün” gibi terimlerle adlandırılan ürünler organik ürün olmadığını söyleyedi ve “Marketlerde satışa sunulan organik ürünlerin ambalajlarında, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının logosu ile inceleme ve sertifikasyon kuruluşlarının logosunun bulunması ve organik ürünün ambalajında inceleme ve sertifika firması tarafından incelenip sertifikalandırmanın yapıldığına dair yazı bulunması gerekmektedir. Örneğin, iyi tarım uygulamaları kapsamında gezinti alanına sahip olan kümeslerden elde edilen yumurtaların organik ürün olmadığını bilmemiz gerekir. Çünkü pek çok işletmede bu hayvanlara yedirilen yemlerin sertifikalı olmadıklarını biliyoruz.”

Prof. Şahin ayrıca, yapılan pek çok çalışmada organik ürünlerin besin madde bileşimi ile geleneksel veya konvansiyonel ürünlerin besin madde bileşimleri arasında genelde bir farklılık tespit edilmediğinin altını çizdi. Ancak, bazı zıt sonuçlar da bulunduğunun üzerinde duran Prof. Dr. Kazım Şahin, İngiltere’de yapılan ve Food Chemistry 2018 Ocak sayısında yayınlanacak olan bir araştırmada, organik sütün konvansiyonel süte göre %44 daha düşük iyot düzeyine (427 vs. 241µg/L) sahip olduğunu, konvansiyonel sütün organik veya UHT süt ile değiştirilmesinin, özellikle gebe veya emziren kadınlar için alt optimal iyot durumu riskini artıracağını gösterdiği bilgisini verdi. Diğer yandan alanın en iyi dergilerinden biri olan Poultry Science dergisinde de Temmuz 2017 yayınlanan bir makalede, organik yumurtanın sarısının konvansiyonel yumurtaya göre daha yüksek protein (17.7 g/100 g), potasyum (134.7 mg/kg), ve Cu (0.15 mg/kg) düzeyine sahip olduğunun belirlendiğinin altını çizen Prof. Şahin, “Organik sığır etlerinin organik olmayan sığır etlerine göre daha yüksek konjuge linoleik asit ve omega-3 yağ asitleri konsantrasyonlarına sahip olduğu bir başka çalışmada bildirilmiştir. Benzer şekilde, organik yöntemlerle üretilen domateste daha fazla C vitamini tespit edilirken, organik sebzelerde konvansiyonele göre daha düşük antimikrobiyal direnç tespit edilmiştir.” dedi.

Sempozyumda Dünyada ve Ülkemizde Organik Tarımın durumu, Organik Tarım Girdileri, Organik Tarım Mevzuatı ve Denetimi, Organik Tarımın Geliştirilmesi ve Alternatif Stratejiler, Hayvansal ve Bitkisel Üretim, Organik Gıda ve Beslenme, Gıda, Beslenme ve Kanserden Korunma konularında çok değerli konuşmacılarımız tarafından önemli sunumlar yapılacağını ve daha sonra rapor halinde kamuoyuna sunulacağını söyleyen Prof. Dr. Kazım Şahin ayrıca toplumda her zaman tartışma konusu olan GDO ile ilgili olarak da Gıda Üretiminde Biyoteknolojik Yaklaşımlar konusunda önemli bir oturum gerçekleştirileceği bilgisini verdi.

Sempozyumda beş oturum düzenlendi.
Başkanlığını Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu ve Prof. Dr. Hasan Hüseyin Atar üstlediği ilk oturumda; Prof. Dr. Ramazan Çakmakçı “Organik Tarım Nedir? Ne Değildir?”, Prof. Dr. Cengiz Sayın ise “Dünyada ve Ülkemizde Organik Tarım: Genel Bakış” üzerine konuştu.

İkinci oturumun başkanlığı Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur ve Prof. Dr. Hasan Yetim tarafında yürütüldü. Oturumda; Prof. Dr. Dilek Anaç “Organik Tarım Girdileri”, Hülya Erdemir Yağlı “Organik Tarım Mevzuatı ve Denetimi (Ambalaj, Etiket, Sertifikasyon, Standardizasyon)” ve Mehmet Hasdemir “Tarım Ürünlerinin Belgelendirilmesi ve Akreditasyonu” hakkında sunumlarını gerçekleştirdiler.

Prof. Dr. Ali Aydın, Prof. Dr. Ali Adnan Hayaloğlu’nun başkanlık yaptığı üçüncü oturumda; Prof. Dr. İbrahim Ak “Organik Tarım: Hayvansal Üretim” Prof. Dr. Lütfi Pırlak “Organik Tarım: Bitkisel Üretim” ve Prof. Dr. İhsan Karabulut “Organik Tarım Perspektifinde Kayısı” başlıkları altında konuştular.

Prof. Dr. H. Tanju Besler, Prof. Dr. Murat Faik Erdoğan dördüncü oturumun başkanlığı görevini yerine getirdiler; Prof. Dr. Habibe Şahin “Organik Gıda ve Beslenme” Prof. Dr. Canan Fisun Abay “Organik Gıda Tercihinde Tüketici Eğilimi”, Prof. Dr. Taner Demirer “Gıda, Beslenme ve Kanserden Korunma” hakkında sunumlarını yaptılar.

Son oturumun başkanlık görevini ise TÜBA-Kanser Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Özet ve Prof. Dr. Mahmut Gümüş üstlendi. Yrd. Doç. Dr. Bahar Soğutmaz Özdemir “Gıda Üretiminde Biyoteknolojik Yaklaşımlar: Çekinceler” Prof. Dr. Gültekin Yıldız Gıda Üretiminde Biyoteknolojik Yaklaşımlar: Yararları, TÜBA Konsey Üyesi Dr. Senem Güner ise Biyoteknolojik Ürünlerin Epigenetik, Transgenetik ve Proteomikse Etkileri hakkında konuştu.

Sempozyumda ayrıca; Prof. Dr. Kazım Şahin, TÜBA-Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. İrfan Erol, Prof. Dr. Taner Demirer, TÜBA Asosye Üyesi ve TÜBA-Kanser Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Hakan Parlakpınar, TÜBA Asli Üyesi ve TÜBA-Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Fatih Gültekin’in katıldığı panel ve genel değerlendirme düzenlendi.

Prof. Acar’dan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay’a ve “TÜBA Malatya Tanıtım Ofisi”ne ziyaret
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ı makamında ziyaret ettikten sonra Mühendislik Fakültesi’nde bulunan TÜBA Malatya Tanıtım Ofisini ziyaret etti. Geçtiğimiz Mayıs ayında Prof. Dr. Ahmet Kızılay ve bazı TÜBA üyeleri ile Mühendislik Fakültesi öğretim üyelerinin katılımıyla açılan TÜBA Malatya Tanıtım Ofisi’ni TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar ile birlikte, Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Prof. Dr. Ali Adnan Hayaloğlu, Prof. Dr. Hakan Parlakpınar ve TÜBA sempozyumuna katılan bazı misafirler ziyaret ettiler. Ofisin kuruluş fikri ve faaliyeti hakkında Fakülte Dekanı Prof. Dr. Ali Adnan Hayaloğlu ile görüşen TÜBA Başkanı Acar, Tanıtım Ofisi’nin Türkiye’de ilk kez Malatya İnönü Üniversitesi’nde açıldığını, ofisin TÜBA’nın tanıtımına ve misyonunun yayılmasında, öğrencilerimizi ve akademisyenlerimizi bilime özendirmede çok işe yarayacağına inandığını belirterek, TÜBA Başkanlığı olarak Malatya Tanıtım Ofisi’ne süreli yayınların ve kitapların sağlanması, ofisin bilimsel materyal bakımından güçlendirilmesi konusunda destek vereceklerini belirtti.

14 Ekim günü katılımcılar için Arapgir’e gezi düzenlendi. TÜBA Başkanı Prof. Acar ve beraberindeki heyet ile katılımcılar Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu tarafından karşılandı. Tarihi ve turistik bölgelere yapılan ziyaretler katılımcılar tarafından ilgiyle karşılandı.