Küresel Dönüşümlerde Türkiye
TÜBA, Uluslararası İlişkiler Çalışma Grubu’nun İstanbul’da düzenlediği ve 20 ülkeden 60’ı aşkın bilim insanının katıldığı konferans sonrasında hazırlanan “Global Transformations and Türkiye” (Küresel Dönüşümler ve Türkiye) adlı eseri kamuoyuyla paylaştı. Konferansla aynı adı taşıyan kitap, konferansta sunulan ve hakem sürecinden geçen makaleler üzerinde gerçekleştirilen editöryal bir çalışma sunuyor.
TÜBA Asli Üyesi ve TÜBA Uluslararası İlişkiler Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev ve Milli Savunma Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Mürsel Doğrul’un editörlüğündeki eser; Amerika, Asya, Avrupa ve Afrika kıta ülkelerinden akademisyen ve uzmanların uluslararası ilişkiler, ekonomik dönüşümler, göç ve teknolojik ilerlemeler gibi çeşitli küresel zorluklar konusundaki katkılarını içeriyor. Her biri uluslararası düzen, orta büyüklükteki güçlerin önemi ve Türkiye'nin bu küresel değişimlere verdiği stratejik yanıtlar gibi önemli küresel konuları ele alan tematik bölümlerden oluşan çalışma; “Küresel Dönüşümler Çağında Kriz, Savaş ve Çatışmalar”, “Değişen Dünyada Büyük Güçler ve Orta Güçler”, “Küresel Dönüşümlerin Eşiğindeki Türkiye”, “Göçün Zorlukları ve Yeni Diplomasi Kanalları”, “Yeni Medya, Yapay Zeka/Siber Uzay Mücadelesi ve Devlet Dışı Aktörler” ile “Ekonomi, İş Dünyası ve Finans Alanındaki Zorluklar” şeklinde altı ana bölümden ve 36 alt bölümden oluşuyor.
Türkiye’nin küresel dünyadaki yeri değişiyor
Küresel Dönüşümler başlığının G20 ülkelerinin bilim akademileri için 2024 yılında tematik konu olarak belirlendiğini hatırlatan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBA Uluslararası İlişkiler Çalışma Grubu’nun bu karardan çok daha önce, henüz 2023 yılında, Türkiye özelindeki çalışma ve araştırmaları Küresel Dönüşümler başlığı altında uluslararası bir yayın ile bilimsel literatüre kazandırma kararı aldığını vurguladı. Bu doğrultuda eserin Türkiye odağında küresel dönüşümleri ele aldığını belirtti. Başkan Şeker kitaptaki bulgulardan hareketle; “uluslararası ilişkiler gündeminin yeni ve gelişen teknoloji trendlerinin yarattığı başlık ve gelişmelerin uluslararası sistemde bir reforma ve daha işlevsel uluslararası kurumlara ihtiyaç olduğunun” altının çizdi.
Başkan Şeker şöyle konuştu; “Eser, Türkiye'yi küresel değişimler bağlamında, kendine özgü jeopolitik ve ekonomik deneyimlerinin merceğinden inceleyen bütüncül yaklaşımla hazırlandı. Türkiye'nin uluslararası barışı koruma, enerji güvenliği ve hibrit savaş gibi yeni güvenlik paradigmalarında değişen rolüne ilişkin yeni bakış açıları sunuyor. Eserde yarı iletken araştırma trendlerinin haritalandırılması ve Türkiye'nin diplomasi girişimleri hakkında özgün analizlerin yer almakla birlikte, Türkiye'nin küresel siyaset ve ekonomi alanındaki reformlarda önemli bir aktör olarak rolünü ve modern dünyadaki stratejik vizyonunu anlamak için önemli bir kaynak sunuluyor. Kitapta ayrıca yapay zeka ve dijital diplomasinin etkisi gibi teknolojide yaşanan son gelişmelerin yanı sıra Türkiye'de kurumsal dijital sorumluluk ve İslami finansın ekonomi politiği gibi konular da ele alınıyor. Bu da kitabı sadece editoryal bir akademik kaynak değil, aynı zamanda Türkiye'nin hızla dönüşen küresel manzarada nasıl yol aldığını anlamak isteyen politika yapıcılar, diplomatlar ve akademisyenler için temel bir referans haline getiriyor.” dedi.
Bölgesel ve küresel krizlerde Türkiye’nin tepki analizi
Eserin küreselleşmenin karmaşık dinamiklerini ve Türkiye'nin dünya sahnesinde değişen rolünü inceleyen kapsamlı bir akademik çalışma olduğuna dikkat çeken Prof. Yurdusev, kitabın özellikle Türkiye'nin bahsi geçen dönüşümlerdeki rolüne odaklandığını, önemli küresel değişimlerin kapsamlı bir analizini sunduğunu söyledi. Yurdusev “Eser, Doğu-Batı ile Küresel Güney arasındaki gelişen ilişkiyi sürdürülebilirlik, ekonomik kalkınma, göç ve güvenlik sorunları gibi kritik konuları mercek altına alarak inceliyor; Türkiye'nin stratejik konumu ve tarihsel bağları odağında Suriye İç Savaşı, Körfez Savaşı, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Filistin-İsrail Savaşı gibi bölgesel ve küresel krizlere verdiği tepkileri açıklıyor. Ayrıca, başta Türkiye olmak üzere küresel ve bölgesel aktörlerin yapay zekâ ile yarı iletkenlerde üstünlük yarışı ve enerji geçişleri gibi yeni ortaya çıkan eğilimlerin altı çiziliyor.” dedi.