Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Uluslararası İlişkiler Çalıştayı Sonuç Raporu Yayımlandı

Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Uluslararası İlişkiler Çalıştayı Sonuç Raporu Yayımlandı

Rusya’nın uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Ukrayna topraklarında düzenle­diği saldırılar sonrası dünya bilim akademileri, her zamankinden çok daha fazla ortak paydada buluşarak birlik ve beraberlik mesajları verdi. TÜBA da tarafsız bir yaklaşımla barış ve uzlaşının tesisini ve taraflar arasında anlaşmaların bir an önce gerçekleşmesinin önemini içeren bildirisini savaşın ilk günleri olan 2 Mart 2022 tarihinde yayımlamıştı.

TÜBA; bilim insanlarıyla birlikte işgal sürecinin getirdiği sonuçları ve bu sonuçların uluslararası ilişkilere etkisini farklı boyutlarda ele almaya yönelik “Rusya'nın Ukrayna'yı İşgali ve Uluslararası İlişkiler" Çalıştayını 28 Mart 2022 tarihinde düzenlemiştir. Çalıştay sonrası yapılan çözümlemelerin ardından sonuç raporu kamuoyunun istifadesine sunulmuştur. 

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker rapordaki Sunuş metninde, "genelleyici ifadelerden kaçınan bir yaklaşımla savaşın boyutlarının bilim insanlarınca ele alındığına dikkat çekmiştir.  Prof. Dr. Şeker çalıştaya katılarak katkı sunan bilim insanlarının değerlendirmelerinden hareketle hazırlanan raporun sonuçları hakkında kısaca bilgi verdiği konuşmasında “Çalıştayın somut çıktısı olarak raporda Türkiye’de ihtisaslaşmış ekonomik ve siyasi komisyonlar kurulması öneriliyor. Savaşın tüm boyutlarının periyodik aralıklarla gerçekleştirilecek bilimsel etkinliklerle ele alınması tavsiye ediliyor. Savaş öncesinde NATO’nun Ukrayna’yı üye olarak kabul edememesinin bir numaralı nedeni Uk­rayna içinde devam eden çatışmaların barındırdığı riskler olarak açıklanmıştı. Her ne kadar Batı ittifakı Rusya’nın işgaline karşı sert bir tepki vermiş ve halen Ukrayna’ya yardım etmekte ise de Batı’nın Rusya’ya karşı genel ve özel olarak da Gürcistan ve Suriye gibi alan­lardaki “oldu-bitti”lerine yeterli tepki göstermemiş olmasının işgalin gerçekleşmesinde dolaylı bir mesuliyeti olduğu söylenebilir. Türkiye, dış politikasının taraflar arasında denge kurmaya çalışarak sağlıklı bir zemine oturduğu görül­mektedir. Türkiye bu savaşta en uygun aktör olarak aracı rolünü tek başına üstlenmiş görünüyor. Türkiye’nin bu savaşta dengeleme mi yoksa aktif tarafsızlık politikası mı izleyeceğini, çatışmanın süresi ve yoğunluğu gösterecektir. Kısa dönemde Türkiye’nin faydasına görünen pozisyonunun uzun dönemde oligarklara ev sahipliği yapan ülke imajına dönüşmemesine dikkat edilmelidir. Türkiye’nin bu savaşta garantör ülke olması önemlidir ancak garantör olmanın maliyetleri de göz önünde bulundurulmalıdır” dedi. Prof. Şeker son olarak katkı veren bilim insanlarına ve katılımcılara teşekkür etmiştir.

İlgili rapora aşağıdaki bağlantıya tıklayarak ulaşabilirisiniz; 
Rusya’nın Ukrayna’yı İşgalı ve Uluslararası İlişkiler Çalıştayı Sonuç Raporu