Enerjide Yeni Türkiye için TÜBA&TÜBİTAK Yaz Okulu
“TÜBA-TÜBİTAK Alternatif Enerji Kaynakları ve Enerjinin Geleceği Yaz Okulu” 20-25 Temmuz 2025 tarihlerinde Mersin Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenecek.
Güncel konuları ele alma, bilim temelli rehberlik ve danışmanlık hizmeti sunma çerçevesinde politika yapıcıları ve toplumu bilgilendiren TÜBA’nın TÜBİTAK ile işbirliği içinde hazırladığı yaz okulu programı kapsamında; insan kaynağı eğitimi, Ar-Ge, inovasyon ve teknoloji geliştirme kritik önem taşıyor. Düzenlenecek etkinlikte yenilenebilir enerji, enerji politikaları, hidrojen ve diğer alternatif yakıtlar, iklim değişikliği, enerji sistemlerinin çevresel etkileri ve yapay zekâ uygulamaları gibi konular ele alınacak. TÜBA Üyeleri, alanında uzman öğretim üyeleri ve ilgilileri bir araya getirerek ilgili konularda insan kaynağı eğitiminin hedeflendiği yaz okulunda, uzun vadeli çözüm önerileri sunulacak. Mevcut sorunların etkin bir şekilde ele alınmasına katkıda bulunulacak. 24 farklı üniversiteden mühendislik alanında yenilenebilir enerji kaynakları, alternatif yakıtlar, nükleer enerji, hidrojen enerjisi, karbonsuzlaştırma ve enerji yönetimi konularında doktorasını yapan veya 3 yıl içerisinde doktorasını tamamlayan 54 nitelikli öğrenciye eğitim verilecek.
Yenilenebilir enerji ve hidrojen öncelik kazanıyor
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker TÜBA’nın yaz okullarını çok önemsediğine vurgu yaptı. Alternatif enerji kaynaklarının geleceğin kurgulanmasındaki rolüne dikkat çekerek Türkiye’nin fosil kaynaklı enerjide yurt dışına bağımlı olmasının ekonomide ve çevre konusunda sorunlara neden olduğunu söyledi. “Dünyanın gündeminde ilk sıralarda yer alan enerji ve enerji ihtiyacı konusu, bizim için de çok önemli bir konu başlığı. Tüm dünyanın alternatif enerji arayışı içinde olduğu bu dönemde, yenilenebilir enerji kaynakları ve alternatif yakıt olarak da hidrojen öne çıkıyor. Türkiye’nin, üç tarafının denizlerle çevrili olması, rüzgar ve güneş enerjisinin yanı sıra jeotermal açıdan da zenginliği, stratejik olarak avantajlı konumu, yenilenebilir enerji ve hidrojen üretim potansiyeli yüksek olması dolayısıyla enerji alanında dışa bağımlılığın azaltılmasının, gelişimimiz açısından büyük fırsatlar sunuyor. Bu yüzden dünyadaki enerji fotoğrafının değişmesi Türkiye için önemli avantajları beraberinde getiriyor. İnsan kaynağının eğitimi, araştırma, geliştirme, inovasyon ve teknoloji geliştirme gibi ana başlıklarda yoğunlaşmamız çok önemli. Nihayetinde enerjide dışa bağımlı ülkemizin enerji ihraç eden bir ülke olmasıyla elde edilecek ekonomik kazanım Türkiye’nin gelişimini hızlı bir şekilde gerçekleştirmesini sağlayacak.” dedi.