“TÜBA-Güneş Enerjisi Teknolojileri Çalıştayı ve Paneli” Sonuç Bildirgesi Açıklandı

“TÜBA-Güneş Enerjisi Teknolojileri Çalıştayı ve Paneli” Sonuç Bildirgesi Açıklandı

TÜBA-Enerji Çalışma Grubu tarafından düzenlenen, çeşitli kamu kurum ve kuruluşları, sanayi ve sivil toplum örgütlerinden 212 kişinin katıldığı “Güneş Enerjisi Teknolojileri ve Çalıştayı Paneli”, 7 Temmuz tarihinde, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

TÜBA’nın bilim temelli “rehberlik” ve “danışmanlık” görevi kapsamında gerçekleştirilen program; güneş enerjisi teknolojileri konusunda paydaşları bir araya getirerek, bilgi paylaşım platformu oluşturup, öncelikli teknolojilerin, yeniliklerin, kaynakların, mevzuatın ve sorunların tartışılması, güneş enerjisine ilişkin durum tespiti yapılması ve önerilerin ve çözümlerin ortaya konulması amacıyla iki oturum ve iki panel şeklinde düzenlendi.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, ODTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Zeyrek ve TÜBA Enerji Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. İbrahim Dinçer’in açılış konuşmalarının ardından gerçekleştirilen oturumlarda, dokuz konuşmacı ve panellerde ise, 10 panelist görüş ve önerilerini dile getirdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Eski Bakanı Dr. Hilmi Güler’in “Türkiye’nin Enerji Politikaları” konusunda bilgi ve birikimlerini paylaştığı birinci oturumda, ülkemizde güneş enerjisi konusunda yapılan çalışmalar, yatırımlar, Ar-Ge perspektifleriyle ülkemizde PV sanayisinin gelişimi ve sorunları ele alındı. İkinci oturum ise, PV projeleri ve kritik teknolojiler üzerine olmuştur. Panellerde ise, sırasıyla, “Güneş Enerjisi, Türkiye’nin Politikaları ve Stratejisi” ve “Çatı Uygulamaları, Mevzuat ve Teknik Zorluklar” çeşitli yönleriyle tartışıldı.

TÜBA-Enerji Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Dinçer, özellikle son yıllarda Türkiye’nin güneş enerjisi sektöründe büyük yatırımlar yapıldığını ve sektörün iyileştirilmesi adına da çok yönlü çalışmalar gerçekleştirildiğini dile getirdi. Prof. Dinçer “Önümüzdeki yıllarda kademeli olarak kapasite artırılacak olup, gelinen noktada güneş enerjisine dayalı 1165 MW’lık tesisin işletmede olduğu ve lisanslı projelerle birlikte tahsis edilen Güneş Enerjisi Santrallerinin (GES’lerin) kapasitesi 7500 MW’dır. Bunun yanı sıra, Türk panel üreticilerinin ve buna paralel olarak sektörde istihdam edilenlerin sayısı günden güne artıyor. 2013 yılında, yılda 3 vardiya olarak, 100 MW kapasiteden, günümüzde 18’den fazla panel üreticisiyle, yılda 2300 MW kapasiteye ulaştı.” dedi ve daha iyi bir verim, daha düşük bir maliyet, daha doğru bir kaynak kullanımı, daha iyi bir çevre,  daha iyi bir sürdürülebilirlik ve daha iyi bir enerji güvenliği gibi ana amaçların her çalışmada esas alınması gerektiğini ifade etti.

Prof. İbrahim Dinçer, “Enerji Çalışma Grubu’nun, güneş enerjisiyle ilgili olarak ayrıca, ayrıntılı bir rapor ile sektöre ve kanun yapıcılara katkı sağlayacağını söyledi ve Çalıştay’da ele alınan ve tartışılan konular ışığında elde edilen bulguları ve önerileri şu şekilde sıraladı:

·         Sürdürülebilir güneş enerjisi stratejileri; kısa, orta ve uzun vadede geliştirilmeli ve uygulamaya konulmalıdır. Bu çerçevede bunlara yönelik stratejik planlamalar yapılmalı ve yol haritaları ortaya çıkarılmalıdır.

·         Güneş enerjisi kullanımının geliştirilmesi çalışmaları, salt elektrik açısından ele alınmalı, ısıl uygulamalar ile birlikte bütünleşmiş ve çoklu sistemler şeklinde göz önüne alınmalıdır.

·         Güneş ısıl teknolojilerinin diğer yenilenebilir enerji teknolojiler (başta PV, biokütle ve jeotermal olmak üzere) ile birlikte, bütünleşmiş sistemler düşünülmeli ve çoklu üretime yönelik (birden fazla faydalı çıktı) yönelik uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır.

·         Güneş ısıl teknolojilerinin enerji verimli teknolojilerle (ısı pompası, kojenerasyon, trijenerasyon) birlikte bina ısıtma ve soğutmasında kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.

·         Güneş ısıl teknolojilerinin, başta bölgesel ısıtma ve soğutma olmak üzere, şehir ve kent seviyesindeki büyük ölçekli uygulamalarda kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.

·         Güneş ısıl teknolojilerinin akıllı ve sürdürülebilir endüstri-şehir uygulamalarına entegre edilebileceği destekleyici teknolojiler geliştirilmelidir.

·         Salt fotovoltaik (PV) sistemlerine odaklanılmaması ve yoğunlaştırılmış güneş enerjisi (CSP) gibi diğer teknolojilere (yeni nesil teknolojilere) de odaklanılmalıdır.

·         Güneş enerjisi sistemleri için mutlaka, enerji depolama teknolojilerinin geliştirilmesine ve de uygulamalarına yönelik çalışmalara hız verilmelidir.

·         Güneş yakıtları (hidrojen, amonyak, metanol ve etanol olmak üzere) seçeneğinin geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır ve de desteklenmelidir. Bu uygulama seçeneklerini ve de fırsatlarını artıracaktır.

·         Konut, ticari ve sanayi yapıları için, çatı planları hazırlanmalıdır. Ortak çatı sistemleri geliştirilmelidir. Bu noktada çatı yönetmeliği düzenlenmeli ve belediyeler işin içine çekilmelidir.

·         PV entegrasyonlu çatı modelleri geliştirilip uygulamaya sokulmalıdır. Bu konuda yasal olarak bağlayıcı olabilecek gereksinimler ve onayların sayısı (kısaca bürokrasi) azaltılmalıdır.

·         Yatırımların yaygınlaşmasına yönelik değişik iş modelleri (çatı kiralama, PPA olarak ifade edilen enerji satın alma sözleşmeleri, solar leasing modeli, toplulaştırma vb.leri) kullanılmalıdır.

·         Kullanıcılar, doğru tercihlerini yapmaları konusunda bilinçlendirilmelidir. Bu çerçevede sivil toplum örgütleri ve mediz isin içine çekilmelidir. Eğitim programlarında bu konu detaylı yer almalı ve bununla ilgili projeler verilmelidir.

·         Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayınlanan mevzuatlar, ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından EPDK’nın son düzenlemelerine göre revize edilmeli, hiçbir sürecin dinamik güneş sektörünü yavaşlatmasına izin verilmemelidir.

·         Güneş sektöründe gerek Ar-Ge ve inovasyon sorumluluğu alan yatırımcı gerekse de kullanıcı yönünde teşvik mekanizmaları gözden geçirilmeli ve cazibesi artırılmalıdır.

·         Güneş enerjisi teknolojileri konusunda nitelikli insan kaynağı geliştirilmelidir.

·         Yeni binalarda belli bir yüzde de yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması getirilerek, güneş enerjisi kullanımı yaygınlaşmalıdır.

·         Ülkemizde güneş enerjisi üzerine yapılan araştırma, inovasyon ve teknoloji geliştirme çalışmaları daha etkin hale getirilmelidir.

·         Mevcut sistemlerin daha verimli ve etkin kullanımına yönelik çalışmalar yapılmalı ve sistem iyileştirme, optimize etme ve de uygulama imkânları sağlanmalıdır.

·         Yenilenebilir enerji kaynaklarına ve teknolojilerine öncelik verilmelidir.