TÜBA “Türkiye Bilim Raporu

TÜBA “Türkiye Bilim Raporu"nu Yayımladı

Chicago Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ufuk Akçiğit ve Dr. Elif Özcan-Tok tarafından hazırlanan ve TÜBA tarafından yayımlanan Türkiye Bilim Raporu, bu alanda şimdiye kadar yapılan en kapsamlı yayın olma özelliğini taşıyor; Türkiye’deki üniversite ve akademisyenlerin dünü, bugünü ve geleceğine ilişkin önemli veriler sunuyor.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker “Türkiye’nin bilimsel kapasitesinin geliştirilmesi, bilim insanlarımızın niteliğinin artırılması ve uluslararası akademi arenasında ülkemizin konumunun iyileştirilmesi, sorunların doğru tespiti ve doğru yol haritası oluşturmak ile mümkün olacak.”
Prof. Dr. Ufuk Akçiğit ve Dr. Elif Özcan-Tok tarafından hazırlanan “Türkiye Bilim Raporu” Türkiye’deki bilimsel ve akademik durumun fotoğrafının çekilmesi anlamında çok önemli olduğunu vurgulayan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Yükseköğretim politikalarının doğru ve yerinde belirlenmesi için durum tespitinin çok boyutlu olarak yapılması şart olduğunu kaydetti.

Prof. Şeker şu şekilde devam etti “Türkiye’nin bilimsel kapasitesinin geliştirilmesi, bilim insanlarımızın niteliğinin artırılması ve uluslararası akademi arenasında ülkemizin konumunun iyileştirilmesi, sorunların doğru tespiti ve doğru yol haritası oluşturmak ile mümkün olacak. TÜBA tarafından yayımlanan rapor iki bölümden oluşuyor. İlk bölüm Akçiğit ve Özcan-Tok’un kapsamlı analizlerini sunuyor, ikinci bölümde ise Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Özer, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas ve YÖK Başkanvekilliği ile ÖSYM Başkanlığı görevlerinde bulunmuş olan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Demir’in rapor ve Türkiye’deki eğitim ve akademi üzerine değerlendirmeleri ve yazarların değerlendirmeler konusundaki yorumları yer alıyor. Cumhurbaşkanımızın 2020-2021 Akademik Yılı Açılışı’nda altını çizdiği üzere ulusal ve uluslararası bağlamda akademinin kazanımları ve mevcut sorunları ile çözüm yolları konusunda istişârî değerlendirmelere gereksinim olduğu kanaatiyle bu çalışmayı yükseköğretim camiamızla paylaşmak istiyoruz. Bu tür çalışmaların Türk yükseköğretimine ve eğitim sistemine nicelik ve nitelik açısından önemli bir kaynak oluşturarak stratejik planlamada ışık tutacağını düşünüyoruz.” dedi.

Prof. Akçiğit ve Dr. Özcan-Tok “Rapor, Türkiye’deki akademik ve bilimsel ortamın her yönüyle detaylı resmini çekmeyi, uluslararası karşılaştırmalarını yapmayı, eksiklerini ortaya koymayı ve bu doğrultuda çözüm önerileri geliştirmeyi hedefliyor.”
Bilim alanını desteklemek adına doğru politikalar üretebilmek için öncelikle nerede olduğumuzu anlamanın öneminin altını çizen bilim insanları “Türkiye’nin bilim ve teknoloji üretmede öncü ülkeler arasına girebilmesi için aksayan tarafların belirlenmesi ve bu noktalara doğru politikalarla müdahale edilmesi gerekiyor.” dedi ve Dünyadaki konumumuzu anladıktan sonra Türkiye’deki bilim ortamının gelişimini incelemek ve eksik yanları belirleyebilmek için Rapor’da üniversiteler, araştırmacılar ve yayınlar olmak üzere üç ana başlığa odaklanıldığını belirttiler.

İnovasyonun temel bilimsel araştırmalar ve uygulamalı araştırmalar olmak üzere iki ana ayağı olduğunu ifade eden Prof. Akçiğit ve Dr. Özcan-Tok uygulamalı araştırmaların çoğunlukla firmalar tarafından, temel bilimsel araştırmaların ise üniversiteler ve devlet destekli araştırma kurumları tarafından yapıldığını dile getirdi. Türkiye’de inovasyon analiz ve politika tartışmaları daha çok firmalara odaklanırken, üniversitelerin durumunun özellikle veri eksikliğinden, gölgede kaldığını söyleyen bilim insanları, hazırladıkları raporda çok zengin akademik yayın verileri kullanarak Türkiye’deki üniversitelerin ve akademisyenlerin detaylı analizini yaptıklarını, sorunları belirleyip, çözüm önerileri sunmaya gayret ettiklerini söyledi.

Bilim insanları ayrıca raporun temel amacının tamamen veriler ışığında Türkiye’deki akademik ve bilimsel ortamın her yönüyle detaylı resmini çekmek, uluslararası karşılaştırmalarını yapmak, eksiklerini ortaya koymak ve bu doğrultuda çözüm önerileri geliştirmek olduğuna dikkat çekti ve “Yaptığımız çalışmada temel olarak iki veri seti kullanıldı: Scopus ve Microsoft Academic Graph (MAG). Scopus ve MAG tüm disiplinlere ait basılı bilimsel makaleler, kitaplar, kitap serileri ve konferans bildirileri gibi çalışmaların bibliyografik bilgilerini kapsıyor. Verimizde, her bir çalışmanın başlığına, yayın yılına ve dergisine, yazarına, yazarın bağlı olduğu kuruma, yazarın makalede kaçıncı sırada olduğuna, makaledeki başlıca yazara, özetine ve diğer her türlü detaylı bilgiye ulaşılabiliyor. Yaptığımız çalışmada kullandığımız tüm veriler kamuya açık; gizli hiçbir veri setinden yararlanılmadı.” dedi.

Rapora ekli dosyadan indirebilirsiniz.