TÜBA Başkanı Prof. Şeker “Pandemi Süreci ve İnovatif Enerji Çözümleri Çalıştayı”na Katıldı

TÜBA Başkanı Prof. Şeker “Pandemi Süreci ve İnovatif Enerji Çözümleri Çalıştayı”na Katıldı

Akademi Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin (YTÜ) 18 Kasım 2020 tarihinde düzenlediği TÜBA ve TÜBA Enerji Çalışma Grubu üyelerinin de yer aldığı “Pandemi Süreci ve İnovatif Enerji Çözümleri Çalıştayı ve Paneli”nde konuştu.

TÜBA’nın “Bilimsel konularda ve bilimsel önceliklerin saptanması amacıyla incelemeler ve danışmanlık yapmak” şeklinde tanımlanan görevi kapsamında çalışma grupları ile çeşitli programlar yürüttüğü, projeler faaliyete geçirdiği, bilimsel toplantılar yaptığı bilgisini vererek konuşmasına başlayan Prof. Şeker bu çalışma gruplarından biri olan TÜBA Enerji Çalışma Grubu’nun oldukça aktif olduğunu vurguladı ve şu şekilde devam etti: “Çalışma grubumuzun düzenlediği “Doğal Gaz, Temiz Kömür Teknolojileri, Güneş Enerjisi Teknolojileri, Rüzgar Enerjisi Teknolojileri, Enerji Depolama Teknolojileri ile Jeotermal Enerji Teknolojileri Çalıştayı ve Paneli” başlıklı bilimsel toplantılar ile bu toplantıların neticesinde paydaş kurumların ve ilgililerin istifadesine sunulan raporlamalar karar alıcılara bir nevi politika önerisi niteliğinde. Benzer şekilde düzenlenen “Pandemi Sürecinde İnovatif Enerji Çözümleri Çalıştayı ve Paneli”nin de verimli olacağına inanıyor ve toplantı sonrasında yapılacak raporlamaların salgın sonrası dönemdeki enerji politikalarına yön vereceğine inanıyorum. COVID-19 küresel salgını, küresel nizama yönelik eleştirilerin daha gür sesle sorgulanmasını sağladı. Özellikle enerji kaynakları ile ilgili olarak gelişmiş ülkelerin kaynakların çıkarılmasında ve paylaştırılmasındaki adaletsiz tutumu, gelişmekte olan ülkelerin ekonomik olarak gelişmelerine engel oluyor. Bu sebeple Türkiye’nin de içinde yer aldığı gelişmekte olan ülkeler için alternatif enerji kaynaklarının önemi artmıştır. Enerji tüketimi ve üretim, üretim ve büyüme, büyüme ve kalkınma, kalkınma ve refah arasındaki ilişki göz önüne alındığında enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, ülkelerin refahını artıracak bir husus. Ülkeler enerji maliyetlerini azaltıp, yerli enerji kaynakları ile üretim yaptıklarında hızla büyüyor. Dünyamızda enerji tüketiminin %80’inden fazlası fosil yakıtlardan sağlanıyor. Tüketilen enerjinin kaynakları irdelendiğinde, petrol, doğalgaz ve kömür üçlüsünün mutlak hakimiyeti var. Fakat bu oran yeni nesil enerji üretim teknolojilerinin gelişmesiyle kademeli olarak azalıyor. 2000 yılında tüketilen enerjinin %87’si bu üç kaynaktan elde edilirken, 2018 yılına gelindiğinde bu oran %85 oldu. Bu genel çerçevede yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımında önemli bir artış olduğu söylenebilir. Zikredildiği üzere dünyadaki enerji kaynaklarının büyük bölümü gelişmiş ülkelerce talep ediliyor. Çin, ABD ve AB küresel enerji talebinin yüzde 50’sinden fazlasını oluşturuyor. Çin bu grup içerisindeki ağırlığını her geçen gün artıyor. Adeta tüm dünyanın küresel fabrikası konumuna gelen Çin, dünya enerji talebinin neredeyse dörtte birinin kaynağı konumunda. Ülkemiz ise gelişmekte olan bir ekonomi olmasının da etkisiyle dünya ortalamasından daha hızlı büyüyen bir ülke konumundadır. Küresel salgın sonrası dönem için yapılan tahminlerde de en hızlı toparlanma potansiyeli olan ülkelerden birisi olarak görülüyor. Türkiye, üretim potansiyeli ve coğrafi konumu ile küresel salgın sonrası dönemde uluslararası üretim merkezlerinden birisi olmaya aday. Gelişmekte ve hızla büyüyen Türkiye’nin enerji tüketimi de bu trende paralel düzenli olarak artıyor. Türkiye’nin toplam enerji tüketimi, 2000 yılında 73,5 milyon ton karşılığı petrol iken 2018 yılı sonunda bu hacim iki katından fazla büyüyerek; 154 milyon tona çıkmış durumdadır. Halihazırda enerji ülkemizin en büyük ithalat kalemlerinden birisini oluşturuyor.” dedi.

Prof. Şeker, daha fazla büyümenin daha fazla enerji talebini beraberinde getirdiğinin altını çizdi ve “Türkiye’nin enerjide verimliliği artıran yatırımlar yapmasının yanında güneş, rüzgâr, hidro gibi ülke içi alternatif enerji kaynakları ile enerji üretimini artırması gerekiyor. Güneş, rüzgâr, jeotermal ve hidro gibi ülkenin kendi öz kaynakları ile yaptığı çevre dostu enerji üretim metotları enerji güvenliğinin sağlanması bağlamında da önemlidir. Ayrıca alternatif enerji kaynakları oluşturmak suretiyle enerji maliyetlerinin düşürülmesi, üretim sektöründe ülkemizi dünya piyasalarında daha rekabetçi konuma getirmenin yanında istihdama da katkı sağlayacak.” diye konuştu.

Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz, pandemiye dönüşen COVID-19 salgını küresel bir sağlık krizi olup eşi benzeri görülmemiş bir ekonomik felaketi de beraberinde getirdiğini söyledi ve “Açıkçası sosyal izolasyonların uygulandığı, insanların sokaklara çıkamadığı, işyerlerinin kapandığı, uçuşların yasaklandığı, her şeyden önemlisi insanların işinden olduğu bir dönemden geçiyoruz. Salgının yol açtığı ekonomik etkilerin enerji sistemleri üzerindeki etkilerinin sistemli bir şekilde tartışılacağı bu etkinliğe sizleri misafir ettiğimiz için Üniversitem adına onurluyum. Şunu da ifade etmem gerekir ki Üniversitemiz Enerji alanında dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında yer almaktadır. Bu konuda da ayrıca onur duyduğumu da siz saygı değer hocalarımın huzurunda belirtmek isterim. Doğrusunu ifade etmek gerekirse, bu salgının daha ne kadar süreceği, önlemlerin nasıl bir değişim göstereceği ve salgın sonrası ekonomilerin, politikanın, üretim mekanizmalarının, işletmelerin ve insan davranışlarının nasıl değişim ve dönüşüm göstereceği gibi birçok bilinmezin de Üniversitelerde tartışılması gerekiyor.” dedi.

Şimdiye kadar üzerinde durulmayan verimlik faktörünü analiz edip verimliliğe odaklanılacağını, inovatif çözümler üretileceğini ifade eden Enerji İşleri Genel Müdürü̈ Murat Zekeriya Aydın ise “Sanayi sektörünü oluşturan alt kırımlara baktığımızda önemli bir değişim ve dönüşüme ihtiyacımız olduğunu görüyoruz. Ekonominin süreç içerisindeki yapısal değişimleri enerji talebimizi de etkileyecek. Yenilenebilir enerjileri öncelikleyeceğiz yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından maksimum verimi elde edeceğiz.” dedi.

Çalıştayda üç oturum düzenlenirken, TÜBA üyelerinin de bulunduğu yurt içinden yurt dışından toplam 16 bilim insanı ile alan uzmanı “Biyokütle Yenilikçi Enerji Uygulamaları”ndan “Nükleer Enerjide Türkiye’deki Gelişmeler”e, “Batarya Depolama Seçenekleri”nden “Enerji Sistemlerinde Akıllı Şebeke Uygulamaları”na ve enerji sektöründeki pandemi etkilerine dek 16 konu başlığını masaya yatırdı ve detaylarıyla tartıştı. YTÜ’den TÜBA Asli Üyesi Prof. Dr. Bahri Şahin’in moderatörlüğünü yaptığı panele; TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nden TÜBA Şeref Üyesi Prof. Dr. Sadık Kakaç, Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Engin İlseven, Avrasya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Teoman Ayhan, İSTAÇ A.Ş.’den Fatih Hoşoğlu, Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, İTÜ'den Prof. Dr. Beril Tuğrul, KALYON Ar-Ge Müdürü Dr. Fırat Es ve YTÜ’den Prof. Dr. Serap Güneş katkı vererek soruları cevapladı.