TÜBA Akademi Konferansı: Prof. Dr. Hüseyin Sarıoğlu “Bir Düşünme Dinamiği Olarak Felsefe-Bilim-Din İlişkileri Üzerine”

TÜBA Asli Üyesi, İstanbul Üniversitesi (İÜ) ve Cumhuriyet Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Sarıoğlu “Bir Düşünme Dinamiği Olarak Felsefe-Bilim-Din İlişkileri Üzerine” başlıklı konferansını 30 Mayıs 2018 Çarşamba günü saat 18:00’de TÜBA-Rabi Medrese’de gerçekleştirecek.

İnsan, diğer canlılar gibi sadece “ân”ı yaşayan bir varlık olmayıp, olgu ve olayları “geçmiş”, “şimdi” ve “gelecek” açısından değerlendirebilen bir varlıktır diyen Prof. Sarıoğlu, bu yönüyle insanın, gaye ve hedef belirleyebilen, bunu gerçekleştirmek üzere planlar yapan, araçlar üreten, böylece geçmişi ve geleceği kuşatarak varlığa egemen olma güç ve yeteneğine sahip yegâne varlık olduğunun altını çizdi.

Prof. Dr. Hüseyin Sarıoğlu “Aristo’nun deyişiyle “tabiatı gereği bilmek isteyen” insan, doğal olarak “bilgi” üreten varlıktır. Genel kabule göre bilgi, bilen varlık/özne ile bilinen/bilinmek istenen varlık/nesne arasındaki ilişkidir. Bu ilişkide öznenin mi yoksa nesnenin mi daha fazla ağırlık taşıdığı, bilginin imkânı, kaynağı, alanı ve sınırı yahut değeri gibi sorular bir yana, gündelik/sıradan bilgi, felsefi bilgi, bilimsel bilgi, dinî bilgi gibi birbirinden farklı bilgi türlerinin olduğu bilinmektedir. Gündelik bilgi insanların, temelde aynı biyo-psikolojik yapıları ile benzer doğal ve toplumsal şartlara sahip bulunmalarının sonucu olarak belli bir yöntem, çaba ve araştırma gerektirmeksizin sıradan deney ve deneyimlerle kendiliğinden elde ettikleri bilgidir. Belirli bir amaca yönelik olarak bir yöntem doğrultusunda yürütülen özel bir çaba ve araştırma sonucunda kazanılması bakımından gündelik/sıradan bilgiyi aşan bilgi türlerinin başında bilimsel ve felsefî gelir. Diğer taraftan bilginin kavram, önerme ve yargılardan oluştuğu dikkate alındığında inanç ve değer hükümlerinden oluşan dinin de bir bilgi türü olarak kabulü kaçınılmaz olmaktadır.” dedi.

Prof. Sarıoğlu konferansında çeşitli örnekler üzerinden serimlenecek olan redci/inkarcı, çatışmacı, indirgemeci/özdeşleştirmeci, uzlaştırmacı tutumların günümüz düşünce, bilim ve inanç hayatı bakımından anlamı ve önemi üzerinde durulacağı bilgisini de verdi.